{"tr":"

Anadolu Federasyonu Genel Başkanı Turgay Aldemir, Açılış Seminerine \"İnsan Bozumu\" kavramına değinerek başladı. Bu kavramın toplumsal ve bireysel anlamda büyük bir önem taşıdığını vurguladı. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın \"İnsan bozuldu mu, bunun çaresi yok\" sözlerini hatırlatarak insanın bozulmasının telafisinin olmadığını ve bu durumu düzeltmenin son derece güç olduğunu ifade etti. İnsanlık olarak toplumsal ve bireysel değerlerimizi korumak için çaba göstermemiz gerektiğini belirtti.

Turgay Aldemir, günümüz dünyasında karşılaştığımız sorunların yalnızca yerel değil, küresel bir boyut kazandığını vurguladı. Küresel problemler karşısında sınırlarımızı koruma çabalarımızın yetersiz kaldığını söyledi. \"İnsanlığın feryadı adeta arşa çıktı\" dedi. İletişim çağında yaşadığımız bu yoğun bilgi akışına rağmen bu feryatların yeterince duyulmadığını ve önemsenmediğini belirtti.

Aldemir, küresel sorunlarla mücadelede kulağımızı tıkayarak veya görmezden gelerek çözüm bulamayacağımızı ifade etti. Şeytanın çocuklarıyla Adem’in çocuklarının karşı karşıya olduğunu belirterek bu karşıtlığın insanlığın büyük bir sınavı olduğunu söyledi. Küresel istilaya karşı etkili bir tavır almanın sadece bireylerin değil, aynı zamanda toplumların ve devletlerin ortak sorumluluğu olduğunu vurguladı.

Konuşmasında; STK'ların, devlet kurumlarının ve dünyanın dört bir yanında bağ kurabileceğimiz toplulukların bu mücadelede önemli roller oynadığını belirtti. Bu kuruluşların, sorunlara çözüm üretme kapasitesinin yüksek olduğunu ve insanları daha güçlü bir toplum oluşturma yolunda destekleyebileceğini ifade etti.

Materyalist yaklaşımların ve küreselci grupların, insanları makineleştirip ontolojik kökenlerinden uzaklaştırarak yeniden tanımlamaya çalıştığını belirtti. Bu süreçlerin insanı “eşrefi mahlukat” sıfatından çıkartarak değersiz bir hale getirdiğini ve insanlığın değerlerinden uzaklaştırdığını ifade etti. Böyle bir dönüşümün, insanın toplumsal bağlarını ve ailevi değerlerini zayıflatarak bir soykırıma ve saldırılara açık hale getirdiğini söyledi.

\"Bu küresel ifsada karşı yeni bir dünya kurmalıyız ve bu dünya yavaş yavaş kuruluyor\" diyen Turgay Aldemir, toplumsal ve bireysel düzeyde yenilikçi yaklaşımlar geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Her bireyin; topluluk olarak ve millet olarak bu kurucu masanın başında olması gerektiğini, özgüvenini ve sorumluluğunu yüreğinde hissetmesi gerektiğini ifade etti.

Hayırseverlik anlayışının değişmesi gerektiğini belirterek toplumsal yardım anlayışında daha geniş ve kapsayıcı bir perspektif benimsenmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca, sanat ve kültür alanında STK’ların gelişmesinin elzem olduğunu vurguladı; bu alanların toplumsal gelişim ve bireysel olgunlaşma için kritik öneme sahip olduğunu belirtti.

Bilginin kirletilmesinin ve her konuda konuşan insanların bu bilgilere zarar vermesinin bir sorun olduğunu ifade etti. Zamanı doğru bir şekilde yakalamak istiyorsak önce zamanın nasıl kaybedildiğini anlamamız gerektiğini belirtti. Bu bağlamda, farkındalıkların artırılmasının ve insanlık görevlerinin yerine getirilmesinin önemini vurguladı.

Aldemir, ahlakın insanın fıtratında var olan en temel değer olduğunu belirterek ahlaklı olmanın sorumluluk almak anlamına geldiğini ifade etti. Göçmenlere sadece yardım edilecek zayıf bireyler olarak bakmamak gerektiğini, insanlığın imdadına yetişecek en değerli şeyin yeni ve farklı bakış açıları olduğunu vurguladı. Göçmenlerin topluma katkı sağlamak ve farklı bakış açıları sunmak açısından önemli bir rol oynadığını belirtti. Ardından konuşmasını, Bakara Suresi'nden yaptığı bir alıntı ile sonlandırdı.

","en":"

Turgay Aldemir, President of the Anatolian Federation, started the Opening Seminar by mentioning the concept of “Human Decay”. He emphasized that this concept is of great importance in social and individual terms. He reminded Ahmet Hamdi Tanpınar's words “When man is corrupted, there is no remedy for it” and stated that there is no compensation for human corruption and that it is extremely difficult to correct this situation. He stated that as humanity, we should strive to protect our social and individual values.

Turgay Aldemir emphasized that the problems we face in today's world are not only local but also global. He said that our efforts to protect our borders are insufficient in the face of global problems. He said, “The cry of humanity has reached to the heavens”. He stated that despite the intense flow of information we experience in the age of communication, these cries are not sufficiently heard and ignored.

Aldemir stated that we cannot find solutions to global problems by turning a deaf ear or ignoring them. Stating that the children of Satan and the children of Adam are facing each other, he said that this opposition is a great test of humanity. He emphasized that taking an effective stance against the global invasion is not only the responsibility of individuals, but also the common responsibility of societies and states.

He noted that NGOs, government agencies and communities around the world that we can connect with play important roles in this struggle. These organizations have a high capacity to produce solutions to problems and can support people in building a stronger society.

He stated that materialist approaches and globalist groups are trying to redefine human beings by mechanizing them and removing them from their ontological origins. He stated that these processes have rendered human beings worthless by removing them from the title of “equal creation” and distanced them from the values of humanity. He said that such a transformation weakens the social ties and familial values of human beings and makes them vulnerable to genocide and attacks.

Turgay Aldemir said, “We need to build a new world against this global bankruptcy and this world is slowly being built.” He emphasized that innovative approaches should be developed at the social and individual level. He stated that each individual, as a community and as a nation, should be at the head of this founding table and should feel self-confidence and responsibility in his heart.

He stated that the understanding of philanthropy needs to change and that a broader and more inclusive perspective should be adopted in the understanding of social aid. He also emphasized that the development of NGOs in the fields of arts and culture is essential; these fields are critical for social development and individual maturation.

He stated that the pollution of information and the damage to this information by people who talk about everything is a problem. He stated that if we want to capture time in the right way, we must first understand how time is lost. In this context, he emphasized the importance of raising awareness and fulfilling human duties.

Aldemir stated that morality is the most fundamental value inherent in human nature and that being moral means taking responsibility. He emphasized that migrants should not only be looked at as weak individuals to be helped, but that the most valuable thing that will come to the rescue of humanity is new and different perspectives. He stated that migrants play an important role in terms of contributing to society and offering different perspectives. He then concluded his speech with a quote from Surah Al-Baqarah.

","ar":"

افتتح رئيس الاتحاد الأناضولي تورغاي ألديمير الندوة الافتتاحية بالإشارة إلى مفهوم \"الانحلال البشري\". وأكد أن هذا المفهوم له أهمية كبيرة على الصعيدين الاجتماعي والفردي. وذكر بكلمات أحمد حمدي تانبينار \"عندما يفسد الإنسان، لا يوجد علاج له\" وذكر أنه لا يوجد تعويض عن الفساد البشري وأنه من الصعب للغاية تصحيح هذا الوضع. وذكر أنه كبشرية، يجب أن نسعى جاهدين لحماية قيمنا الاجتماعية والفردية.

أكد تورغاي ألديمير أن المشاكل التي نواجهها في عالم اليوم ليست محلية فحسب، بل عالمية أيضًا. وقال إن جهودنا لحماية حدودنا غير كافية في مواجهة المشاكل العالمية. وقال: \"لقد وصلت صرخة الإنسانية إلى السماء\". وذكر أنه على الرغم من التدفق المكثف للمعلومات التي نشهدها في عصر الاتصالات، إلا أن هذه الصرخات لا يتم سماعها بشكل كافٍ وتجاهلها.

وذكر ألديمير أننا لا نستطيع إيجاد حلول للمشاكل العالمية من خلال تجاهلها أو تجاهلها. وأشار إلى أن أبناء الشيطان وأبناء آدم يواجهون بعضهم البعض، وقال إن هذه المعارضة هي اختبار كبير للإنسانية. وأكد أن اتخاذ موقف فعال ضد الغزو العالمي ليس مسؤولية الأفراد فحسب، بل هي أيضًا مسؤولية مشتركة للمجتمعات والدول.

وأشار إلى أن المنظمات غير الحكومية والهيئات الحكومية والمجتمعات في جميع أنحاء العالم التي يمكننا التواصل معها تلعب أدوارًا مهمة في هذا النضال. تتمتع هذه المنظمات بقدرة عالية على إنتاج حلول للمشاكل ويمكنها دعم الناس في بناء مجتمع أقوى.

وأشار إلى أن التوجهات المادية والجماعات العالمية تحاول إعادة تعريف البشر من خلال ميكنتهم وإبعادهم عن أصولهم الوجودية. وذكر أن هذه العمليات جعلت البشر بلا قيمة من خلال إزالتهم من لقب \"الخلق المتساوي\" وإبعادهم عن قيم الإنسانية. وقال إن مثل هذا التحول يضعف الروابط الاجتماعية والقيم الأسرية للبشر ويجعلهم عرضة للإبادة الجماعية والهجمات.

وقال تورجاي ألديمير: \"نحن بحاجة إلى بناء عالم جديد ضد هذا الإفلاس العالمي وهذا العالم يتم بناؤه ببطء\". وأكد على ضرورة تطوير المناهج المبتكرة على المستوى الاجتماعي والفردي، وذكر أن كل فرد، كمجتمع وكأمة، يجب أن يكون على رأس هذه الطاولة التأسيسية ويجب أن يشعر بالثقة بالنفس والمسؤولية في قلبه.

وذكر أن فهم العمل الخيري يحتاج إلى تغيير وأنه يجب تبني منظور أوسع وأكثر شمولاً في فهم المساعدات الاجتماعية. كما أكد على أن تطوير المنظمات غير الحكومية في مجالات الفنون والثقافة أمر ضروري؛ فهذه المجالات حاسمة للتنمية الاجتماعية ونضوج الفرد.

وذكر أن تلوث المعلومات وإلحاق الضرر بهذه المعلومات من قبل أشخاص يتحدثون عن كل شيء يشكل مشكلة. وذكر أنه إذا أردنا أن نستغل الوقت بالطريقة الصحيحة، فيجب علينا أولاً أن نفهم كيف يضيع الوقت. وفي هذا السياق، أكد على أهمية رفع الوعي والوفاء بالواجبات الإنسانية.

وذكر ألديمير أن الأخلاق هي القيمة الأساسية المتأصلة في الطبيعة البشرية وأن كونك أخلاقيًا يعني تحمل المسؤولية. وأكد أنه لا ينبغي النظر إلى المهاجرين باعتبارهم أفراداً ضعفاء يجب مساعدتهم فحسب، بل إن الشيء الأكثر قيمة الذي سيأتي لإنقاذ البشرية هو وجهات نظر جديدة ومختلفة. وذكر أن المهاجرين يلعبون دوراً مهماً من حيث المساهمة في المجتمع وتقديم وجهات نظر مختلفة. ثم اختتم كلمته باقتباس من سورة البقرة.

Siz de iyiliğin bir parçası olun!

Siz de iyiliğin bir parçası olun!